Ana soruyu yanıtlamaya başlamadan önce, ADHD'nin tanımını yapalım. DSM-5'e göre, bu profesyonellerin zihinsel sağlık bozukluklarını teşhis etmek için kullandığı bir el kitabıdır, "ADHD, dikkat eksikliği, düzensizlik ve/veya hiperaktivite-dürtüsellik ile tanımlanan bir nörogelişimsel bozukluktur."
ADHD'nin tek bir ana nedeni olmamakla birlikte, genetik, çevresel ve gelişimsel sorunlar gibi bazı nedenler öne sürülebilir. Bu farklı nedenler, ADHD olarak bilinen tek bir sonuca yol açar.
Beyinde, gün boyunca yaşamamıza yardımcı olan nörotransmitterler bulunur. Bunlardan biri ADHD için çok önemlidir: Dopamin. Dopamin, beynin 'ödül merkezi' olarak işlev gören ve hafıza, hareket, motivasyon, ruh hali, dikkat, uyku gibi işlevlerden sorumlu olan bir nörotransmitterdir (2). ADHD'de sorun, beyindeki düşük dopamin seviyesidir ve bu durum dikkat eksikliği, unutkanlık, sakarlık gibi belirtilere yol açar.
Birçok dergide, ADHD çocukluk çağı bozukluğu olarak tanımlanır. Bu bir anlamda doğru olsa da, önemli bir nokta gözden kaçırılmıştır. ADHD sadece çocukluk döneminde insanları etkilemez; belirtiler yetişkinlikte de ortadan kaybolmaz. Nörogelişimsel bir bozukluk olarak tanımlanması, ADHD beyinlerinin dopamin eksikliği ile geliştiği anlamına gelir. Bu biraz karanlık bir durum gibi görünebilir, ancak bu, ADHD'nin hayatınızın sonuna kadar sizinle birlikte olacağı anlamına gelir. Ancak zamanla kendinizi ve belirtilerinizi daha iyi tanır, onlarla yaşamayı öğrenirsiniz. 'Onunla yaşamak' ifadesi bizi başka bir önemli konuya götürür.
"ADHD karakteriniz değildir. ADHD depresyon değildir. ADHD anksiyete değildir."
ADHD, yetişkin nüfusun %5'ini etkiler, ancak şu anda yetişkinlerin %20'sinden azı teşhis edilmekte veya tedavi görmektedir (1). Çoğu yetişkin, ADHD belirtilerini karakteristik özellikleri olarak kabul eder: "Ben tembelim", "Ben kararsızım", "Ben sakarım" gibi. Bu sıfatlar bazı insanlar için doğru olabilir, ancak ADHD'li bir kişi için bu sıfatlar, o kişinin karakterini yansıtmaz.
Bir diğer sorun ise ADHD'nin diğer duygu durum bozukluklarıyla yanlış teşhis edilmesidir. Ulusal bir ankete göre, ADHD'li kızların ADHD tanısı konulmadan önce duygu durum bozukluğu (bipolar bozukluk veya depresyon) tanısı alma olasılığı üç kat daha fazladır. Bunun birkaç nedeni olabilir; örneğin, kızlarda ADHD'nin erkeklere göre daha fazla dikkat eksikliği şeklinde görülme olasılığı vardır. Bu yanlış teşhis, yetişkinlikte de devam edebilir. Bu durum, yanlış tedavi yöntemlerinin kullanılmasına yol açabilir ve bu da teşhis edilmemiş ADHD'den daha fazla zarara neden olabilir.
Yetişkinlerde ADHD ve çocuklukta ADHD benzer görünmeyebilir, ancak çoğu zaman ADHD'li bir çocuk yetişkin olduğunda hiperaktivite içselleşir. Bu durum "Maskeleme" olarak tanımlanabilir. Maskeleme davranışı, diğer insanlarlayken belirtileri gizlemektir. Birçok ADHD'li kişi, ayrıca diğer zihinsel sağlık bozukluklarını da içerebilir, standart yetişkin davranışlarına uyum sağlamak için belirtilerini gizler ve diğerleri gibi davranır. Bu durum, yanlış teşhis veya hiç teşhis edilmeme veya tedavi almama durumuna yol açabilir.
ADHD'nin Süper Güçleri
ADHD her zaman kötü değildir. ADHD'li insanlar olarak, erteledikten sonra hiper odaklanabilme yeteneğine sahibiz. Çoğu zaman bu mükemmel bir sonuç verir. Diğerlerinden daha dirençliyizdir. Bu direncin arkasındaki sebep, gün içinde ADHD'li olmayan insanlar için zorlayıcı olmayan pek çok zorlukla karşılaşmamızdır. Harika bir yaratıcı zihne sahip olduğumuz için problem çözmede mükemmelizdir. Yaratıcılığın yanı sıra doğamızda dürtüsellik de vardır ve bu iki özelliği birleştirdiğinizde büyük risk alıcılar olduğumuz açıktır. Bu da bizimle vakit geçirmenin daha eğlenceli olmasını sağlar. ADHD'li insanlarda görebileceğiniz bir diğer süper güç ise harika konuşma becerilerine sahip olmamızdır. Bu da bizi daha sosyal ve arkadaş canlısı yapar. Son olarak, tahmin edilmesi kolay olan yüksek bir enerji seviyesine sahibiz. Spor ve fiziksel aktivitelerde iyi olma eğilimindeyizdir.
Açıkça görüldüğü gibi, ADHD bir bozukluktan daha fazlasıdır. ADHD, diğerlerinden farklı bir düşünme ve iş yapma tarzıdır. Ve bazen ADHD ile yaşamak oldukça eğlenceli olabilir.
KAYNAKÇA
(1) Ginsberg, Y., Quintero, J., Anand, E., Casillas, M., & Upadhyaya, H. P. (2014). Underdiagnosis of Attention-Deficit/Hyperactivity Disorder in Adult Patients: A Review of the Literature. The Primary Care Companion for CNS Disorders, 16(3). https://doi.org/10.4088/PCC.13r01600 (2) https://my.clevelandclinic.org/health/articles/22581-dopamine
Yolculuğumuza Katılın!